ABD Başkanı Donald Trump, Ermenistan ve Azerbaycan arasında hazırlanan barış anlaşmasına “kendi imzasını” atmak istiyor. 

Fiilen, bu Azerbaycan için olduğu kadar Türkiye için de son derece önemli olan Zengezur koridorunun ABD şirketleri tarafından kontrol edilmesi.

Yani, Ermenistan’ın İran sınırından geçerek Türkiye, Nahçivan ve Azerbaycan’ı birbirine bağlayacak koridorun, ABD şirketleri tarafından kontrol edilmesi gündemde.

Washington Yönetimi, bu anlaşmanın uygulanması ve koridorun açılması için her yolu deniyor. Peki Trump’ın, Azerbaycan ve Ermenistan için hayati olan bu anlaşmadaki çıkarı ne?

Trump’ın Ortadoğu özel temsilcisi Steve Witkoff, Mayıs ayında yaptığı açıklamada, iki ülke arasında bir anlaşma sağlanması durumunda hem Ermenistan hem de Azerbaycan’ın İsrail’in 2020’de BAE, Bahreyn ve Fas ile imzaladığı İbrahim Anlaşmaları’na katılabileceğini belirtti.

Temmuz ayında bir ABD’nin Türkiye büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack, ABD’nin “İran sınırındaki stratejik bir koridoru yüz yıllığına kiralamaya hazır olduğunu” söyledi.

Aslında burada önemli olan, Zangerzür koridorunun İran sınırında olması. Zengezur koridorunun ABD kontrolünde olması, İran’ın Ermenistan üzerinden Gürcistan’a, oradan da Rusya’ya ulaşmasının önüne geçiyor. 

Koridor ABD kontrolüne geçerse, İran ve Rusya birbirinden kopmuş oluyor.  Trump’a göre bu, hem ekonomik kazanç hem de diplomatik bir “zafer” anlamına geliyor.

Ancak her şey planlandığı gibi gitmeyebilir. İran, Ermenistan ile iyi ilişkiler içinde ve Türkiye ile Azerbaycan’ın bölgede güç kazanmasından rahatsız.

Zengezur Koridoru’nun açılması, Tahran’ın Azerbaycan’a karşı elindeki önemli bir kozun kaybı anlamına geliyor.

Aynı zamanda ABD’nin önerdiği 100 yıllık kira modeli, Ermenistan’ın anayasasıyla çelişebilir ve ülkede siyasi krizlere neden olabilir.

Trump yönetimi ise bölgeyi Avrupa’dan çok Ortadoğu’ya benzeterek, İbrahim Anlaşmaları üzerinden ticari ve siyasi nüfuz kurmayı hedefliyor.